ANLAYAN ANLADI, ANLAMAYAN DA TAŞLARA TAKILDI

Bölgemizde yerinden oynayan taşların henüz yerine oturmadığını anlamak için dahi olmaya gerek yok. Ancak belli ki, bunu kavrayamayanlar taşlara değil duvara toslamış durumda. İşte biz burada duruyor, akıl ve izanla olayları yorumlarken, kimileri hâlâ taşların altından çekilecek kısmeti bekliyor.

Suriye’de 14 yılı bulan istikrarsızlık, işgal ve çatışmalar bölgeyi yangın yerine çevirmiş durumda. Cephe üstüne cephe açılıyor, kaos üstüne kaos ekleniyor. Ama gelin görün ki, bir kesim hâlâ bu ateşin dumanını bahar meltemi zannediyor.

Bize sorarsanız, biz ne çılgınca maceralara atılırız ne de yılgınlık çukuruna düşeriz. Zira biz bu ülkenin varlığını; nevzuhur hayallerle değil, Ankara vizyonunun sağlam temelleriyle koruyoruz. Ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını jeopolitik akılla, sabır ve sebatla gözetiyoruz.

Ama gelin görün ki, kimi çevreler meselelere akıl değil heyecanla yaklaşıyor. Onlara buradan bir önerimiz var: Tarihi akıldan uzak hayallerle değil, sabır ve gerçeklikle yazabilirsiniz. Ama tabi, tarihi okumasını bilene bu sözümüz.

Kocaeli’nden bakıp Suriye’yi göremeyenler, jeopolitiğin taşları arasında sek sek oynayanlar var. Bizim çizgimiz belli: Türk milletinin güvenliği ve çıkarlarıdır. Çılgınlıkla yılgınlık arasında gidip gelenlerde idrak ne gezer, biz Ankara’nın vizyonunda sağlam bir çizgideyiz.

Anlayanlara selam olsun, anlamayanları da biraz akıl, biraz da taşlar üzerine düşünmeye davet ediyorum. Yine de anlayamayan olursa, onlara sadece şunu söyleyebilirim: "Başını taşa vurup uyanma vakti gelmiştir."