Kocaeli’da bazı şeyleri yapmak oldukça zordur. Bunlardan bir tanesi de elbette gazetecilik. Bu mesleğin belli ilkeler doğrultusunda yapılması gerektiğini ve bu konuda birilerinin gazına gelinmemesi ve bindiğin deyim yerindeyse kayığa göre kürek kuşanılmaması gerektiğini Rahmetli ağabeyimden Hüseyin Demiray’dan öğrenmiştim. Rabbim mekanını cennet eylesin Bundan yıllar önce söylediklerini bugün daha iyi anlıyorum. Bana bıraktığı en güzel mirasın ise insanlık mirası olduğunu ve asla Allah’tan başka kimsenin önünde eğilmemeyi ben ondan öğrendim. İşte tamda bu noktada gerçekten de kendimle gurur duyuyorum. Neden diyecek olursanız çok makam sahipleri gördüm ve söylediği ile yaptıkları çok ters olan insanlar gördüm hala da görmeye devam ediyorum. Bundan yıllar önce Kocaeli Büyükşehir Belediyesine Sayın İbrahim Karaosmanoğlu başkan olduktan bir süre sonra idi ilk Gazeteyi Başiskele De açtığımız dönemlerde Basın Danışmanı çok eski Yıllardan beri tanıdığım lakin asla hiçbir şey için yanına gitmediğim özel bir isteğimin olmadığı Ömer Polat’dan randevu istemiştik ve randevu gecikince bende gerekeni söylemiştim o konunun detayına girmeyeceğim sadece şuan ki konu ile bağlantılı olduğu için bu konuya değindim. Şöyle ki değerli bir danışmanımız yani o günlerde Ömer Polat’ı yaptıklarından dolayı çok eleştiren bir isim bugün Bir başka Belediye Başkanının danışmanı olan Cem beyde aynı ikinci Ömer vakasına doğru ilerliyor Demedi demeyin yarın bir gün ne demek istediğim çok net bir şekilde anlayacaksınız. Kimden bahsediyorum. İzmit Belediyesi’ne Danışman Olan Sevgili Cem Şakoğlu beyden gerçekten de o makamlar gelip geçici beyler yarın bir gün kalıcı olanın insanlık olduğunu bir gün öğrenirsiniz ama geç olur. O oturduğunuz koltuklar sizin değil o milletin yani bizim. O koltuklarda bugün siz varsınız dün eleştirdiklerinizden daha farklı şeyler yapmıyorsunuz bilesiniz. Herkesi kendinize kul köle edemezsiniz el pençe divan durduramazsınız. Unutmayın bu iş öyle başkalarının yaptığı ile bir yerlere gelmeye benzemez yada başkalarının kurumlarını kendi emelleriniz doğrultusunda kullanmaya hiç benzemez. Birilerinin sizlere verdiği yetki ile yaptığınız ve attığınız taklalarla oturduğunuz koltuklarla sakın hava atmaya kimseyi küçük görmeye kalkmayın biz öyle şeyleri çok gördük ama kimseye de papuç bırakmadık. Kimse bize had bildirmeye kalkmasın biz haddimizi de yerimizi de biliriz. Öncelikle yaptığınız işi bir kere bilerek yapmalısınız. O kurumlarda olan yada o kurumların başında olan insanlara pembe tablo çizip bir şeyleri göstermek isteyenleri de devre dışı bırakmak için bin takla atmayacaksınız. Ha neden Kocaeli’de ikinci Ömer vakası dediğimi sayın Fatma kaplan Hürriyet’de anlayacak amma velakin bana göre geç olacak. Gerçekten de insan olarak değer verdiğim bir insan ama Başkan Olarak aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Sayın Fatma Başkana buradan bir tavsiye Alt birimleri kontrol etmek ve denetlemek sizin göreviniz. Güven kontrole mani değil. Başkanım bana göre bizim sesimize ve halkın bizlere aktardıklarına da kulak vermelisiniz. Geçtiğimiz günlerde medyanın gündemine gelen konu bana göre Basın Müdürlüğü’nün ve Basın danışanınızın beceriksizliğinden başka bir şey değil. Olayın vahameti oda ayrı bir konu Elbette sizin bileceğiniz iş. Lakin bizlerde bu kentte iş ve ticaret yapan birisi olarak söylüyorum belki önemsemiyorsunuz lakin bizler önemsiyoruz. Halkla aranıza bariyer koymayacağınız söylüyordunuz Duvarlar ördüğünüzün farkında değilsiniz Biz sizin makamınıza saygı gösteriyoruz. Sizin arkadaşlarınız da bizim yaptığımız işe saygı duymak zorundalar. Yani demem o ki bir dönem Ömer bey başkandan bizi uzak tutmak için elinden geleni yapıyordu bizde onu ezmemek için direk ulaşmak istemiyorduk. Bugünde aynı şeyi Cem Şakoğlu yapıyor ve hatta Ömer Polatı en çok eleştiren isimlerden biriydi bunu da hatırlatmak istedim. Cem bey kusura bakmayın lakin sizin ahbap çavuş ilişkisi ile yürütmek istediğiniz şeylerin zamanı geldiğinde nelere mal olabileceğini göreceksiniz benden size bir dost tavsiyesi gittiğiniz yol izlediğiniz politika yanlış benden söylemesi. Ha sevgili basın danışmanımıza biçilmiş rol siyasi açıklamalar yapıyor danışman değil de mekanın sahibi gibi davranıyor unutmayın siz siyaset yapacaksanız siyaset koltuğunda oturacaksınız yoksa hem halkın koltuğunda oturup siyaset yapmak çok doğru olmasa gerek Ben her zaman diyorum Namert dostum olacağına mert düşmanım olsun. Ben düşman olsam benden mert düşman olur. Her şeyi açıkça söylerim… Saygılarımla….